Amerika’da start-up kurmak, Silikon Vadisi’yle birlikte başladı ve birçok kişinin hayali hâline geldi. Bu nedenle start-up kurmak isteyen birçok kişi Amerika’daki vergilendirme sistemi hakkında bilgi sahibi olmaya çalışıyor. Belli bir sorunu çözmeye odaklanan ve kısa sürede popülerlik kazanan start-uplar hızla büyüme eğilimi gösterir ve genellikle bir süre sonra büyük şirketlere satılmak üzere hayata geçirilir. Yaygın olarak yazılım ve teknoloji alanında faaliyet gösteren bu küçük işletmeler Amerika’daki vergi sistemini göz önünde bulundurarak hareket etmek zorundadır.
Amerika’da Start-Up Kurmanın Avantajları
Amerika’da start-up kurmak büyük Amerikan pazarına açılmanızı ve müşterilerinizin güvenini kazanmanızı sağlar. Dahası, Amerikalı iş ortakları edinmenizi ve Amerikalı şirketlerle anlaşmalar imzalayabilmenizi kolaylaştırır.
Özellikle melek yatırımcılar gibi fikrinize maddi destek arıyorsanız start-up projenizi Amerika’da kurmalısınız. Diğer yandan, Türkiye’de hizmeti durdurulan Pay PAL’ ın yanı sıra Stripe gibi uluslararası ödeme araçlarından Amerika’da start-up açarak faydalanabilirsiniz.
Sizin de bir soruna çözüm üreten ya da bir eksikliği gideren start-up hayaliniz varsa bunu Amerika’da hayata geçirebilirsiniz. Ancak Amerika’daki vergilendirme sistemini bilerek hareket etmenizde fayda var.
Amerika’da Start-Up Hayali Olanlar İçin Şirketlere Göre Vergi Ödemeleri
Amerika’da start-up hayali olanlar, kurdukları şirket türüne göre vergilendirmeye tabi tutulur. Amerika’da start-up kurmak istediğinizde ise karşınıza 2 tip şirket çıkacaktır: LLC şirket ve C türü şirket.
LLC Şirketlerinin Vergi Sistemi
Sınırlı Sorumluluk Şirketi olarak da bilinen LLC şirketleri iş yaptıkları eyalet ya da eyaletlere “Franchise Tax” adı verilen yıllık vergi ödemeleri yapar. Ancak her eyalet Franchise Tax uygulamamaktadır. Bunlar arasında Nevada, Kansas, Missouri gibi eyaletler vardır. Bu vergi ücreti her yıl değişmekle birlikte, ilk ödemenizi birinci yılın sonunda yaparsınız.
Her eyalette Franchise vergi ve dosya ücretleri farklılık gösterir. Bu noktada, genel itibariyle bir şirketin net değeri ya da brüt hasılatı üzerinden alınır. Haliyle bu ödemelerin miktarı her yıl değişebilir. Diğer yandan LLC ortakları, şirketin yıllık kârı üzerinden hisseleri ölçüsünde elde ettikleri şahsi gelirlerinden de vergilendirilir. Buna gelir vergisi denir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, bu vergiyi şirketin tüzel bir kişilik olarak değil, her bir ortağın şahsen ödemesi gerektiğidir.
C-Corp Şirketlerinin Vergi Sistemi
Amerika’da start-up kurma hayali olanlar, C-Corp şirket türünü de tercih edebilir. CCorp şirketler de (eğer iş yaptığı eyalet uyguluyorsa) Franchise Tax ödemekle yükümlüdür Bunun yanında C türü şirketler “çift vergi” adı verilen bir gelir vergisi de öder. Bu vergi, ortakların kâr payı alması durumunda, her bir ortağın vergiye ek olarak kişisel vergisini de ödemesi anlamına gelir.
Yeni kurulan start-uplarda ise kâr payının dağıtılması yerine şirketi büyütmek için kullanılması daha makul karşılanmaktadır. Eğer kâr payı almıyorsanız sadece şirketiniz vergi öder, siz ödemezsiniz.
Vergi beyannamesi söz konusu olduğunda da LLC ve CCorp şirketleri arasında farklılıklar vardır. LLC şirketlerinde yeni bir hisse devri olduğunda, hisseyi devralan kişi şirketten K1 formunu alana kadar bireysel vergi beyannamesini yapamaz. C-Corp şirketlerinde ise beklenilmesine gerek yoktur.
ABD’de vergi sistemi hakkında daha detaylı bilgi almak için bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz.